Ankette ilk sıraları tartışmasız şekilde Asya markaları aldı. Tamirciler, özellikle Toyota ve alt markası Lexus modellerinin dayanıklılığına dikkat çekti. Hibrit sistemlerin uzun yıllar boyunca sorunsuz çalışması, motorların yüksek kilometrelere kolayca ulaşması ve bakım maliyetlerinin düşük olması tercih sebebi olarak gösterildi.
Toyota ve Lexus’un ardından Kia, Hyundai, Suzuki, Honda ve Subaru geldi. Uzmanlar, bu markaların karmaşık arızaya açık sistemlerden kaçındığı ve daha sade, sağlam mühendislik tercih ettiği için yüksek kilometrelerde bile büyük masraf çıkarmadığını belirtti.
DACIA İLK SIRALARDA
Araştırmanın en dikkat çeken sonucu ise Dacia’nın üst sıralara yerleşmesi oldu. Marka, Renault’nun yıllardır kullanılan ve dayanıklılığı kanıtlanmış motor ve altyapılarını tercih ettiği için beklenenden daha güvenilir bulundu. “Yeni ama sorunlu” teknolojiler yerine denenmiş sistemlere yönelmesi, tamircilerin gözünde büyük avantaj sağladı.
AVRUPALI MARKALAR ALT SIRALARDA KALDI
Peugeot, Citroën, DS, Opel ve Alfa Romeo gibi Avrupalı üreticiler ise listenin alt bölümünde yer aldı. PureTech motorlar dahil olmak üzere bazı güç ünitelerindeki kronik sorunlar ve elektronik sistemlerdeki karmaşıklık, tamircilerin bu markalara temkinli yaklaşmasına neden oldu. Yüksek tamir maliyetleri ve sık arıza bildirimleri düşük puanların temel sebepleri arasında gösterildi.
500 BİN KİLOMETREYİ GÖREBİLEN MODELLER
Tamirciler yalnızca motor dayanıklılığını değil; süspansiyon kalitesi, gövde dayanımı, korozyon direnci ve elektronik aksamın stabilitesini de değerlendirdi. İlk sıralara giren modellerin büyük bir kısmının 300 bin, 400 bin hatta 500 bin kilometreyi büyük masraflar olmadan geçebildiği ifade edildi.
İİKİNCİ ELDE EN GÜVENLİ TERCİH JAPON VE KORE MARKALARI
Araştırma, ikinci el araç alırken güvenilirlik ve düşük masraf arayanların özellikle Japon ve Kore markalarına yönelmesinin mantıklı olduğunu gösterdi. Uzmanlara göre yıllardır süren saha deneyimi, bu markaların dayanıklılığını açık şekilde ortaya koyuyor.

