Queen Mary Üniversitesi’nden Dr. Elisabetta Versace liderliğinde yürütülen araştırmada, gönüllülerin yalnızca parmak uçlarını kullanarak kumun altında saklanan nesneleri bulması istendi. Katılımcıların nesneleri yaklaşık yüzde 75 doğrulukla tespit edebilmesi, bilim insanlarını şaşırttı. Hesaplamalara göre kumdaki mikro titreşimler yalnızca birkaç milimetre yayılmalıydı, ancak deney sonuçları sinyallerin 7 santimetreye kadar hissedilebildiğini gösterdi.
ROBOTLAR DA EĞİTİLDİ MENZİL DAHA GENİŞ AMA HASSASİYET DÜŞÜK
Bu yeni duyunun potansiyel uygulamalarını inceleyen araştırmacılar, teknolojik sistemlerde de benzer bir algı oluşturmak için robotik sensörleri test etti. LSTM algoritmasıyla eğitilen robotlar, nesneleri yaklaşık yüzde 40 doğrulukla algıladı. Buna karşın robotik sistemlerin 7,1 santimetre menzile ulaşması, temassız algılama konusunda insanlardan daha geniş bir kapsama sahip olduklarını ortaya koydu.
ARKEOLOJİDEN UZAY ARAŞTIRMALARINA KADAR GENİŞ BİR KULLANIM ALANI
Bilim insanları, bu duyunun gelecekte arkeolojik kazılarda eserlerin zarar görmeden bulunması veya Mars benzeri granüler yüzeylerin keşfi gibi birçok kritik alanda kullanılabileceğini belirtiyor. Araştırmacılara göre, insan-robot çalışmalarının bir arada yürütülmesi, tehlikeli ortamlarda doğrudan temas gerektirmeyen yeni nesil robotik teknolojilerin geliştirilmesinin önünü açabilir.