Ege Demir ve Demirdışı Metaller İhracatçıları Birliği, yüzde 6’lık artışla 248 milyon dolarlık ihracatla liderliğini korudu. Ege Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği 135 milyon dolarla ikinci, Ege Maden İhracatçıları Birliği ise yüzde 6’lık yükselişle 120 milyon dolarla üçüncü sırada yer aldı.
TEKSTİLDE BÜYÜK SIÇRAMA
Mart ayının yıldızı, ihracatını yüzde 47 artırarak 46 milyon dolara taşıyan Ege Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği oldu. Ege Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği 103 milyon dolar, Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği ise 98 milyon dolarla güçlü performans sergiledi.
DİĞER SEKTÖRLERDEN GÜÇLÜ KATKI
Ege Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği, yüzde 25’lik artışla 95 milyon dolarlık ihracat yaptı. Ege Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçıları Birliği ise yüzde 5’lik yükselişle aynı rakama ulaştı. Mobilya, kağıt ve orman ürünleri 73 milyon dolar, tütün 58 milyon dolar, zeytin ve zeytinyağı 36 milyon dolar, deri ve deri mamulleri ise 14 milyon dolarlık döviz kazandırdı.
“EKONOMİDE YAPISAL KIRILMA SİNYALİ”
EİB Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, Mart verilerini değerlendirirken Türkiye ekonomisine dair önemli uyarılarda bulundu. Eskinazi, “Küresel ticaretteki değişimler, Türkiye’nin ihracatını ve ekonomik dayanıklılığını doğrudan etkiliyor. Trump’ın yeni gümrük tarifeleri, Türkiye’yi yüzde 10’luk oranla AB ve Çin’e göre avantajlı kılsa da bu durum geçici. Korumacı politikalar uzun vadede baskı yaratabilir” dedi.
Eskinazi, hazır giyim sektöründeki gerilemeye dikkat çekti: “Yıllardır ilk üçte yer alan hazır giyim, Türkiye genelinde beşinci sıraya düştü. Bu, yapısal bir soruna işaret ediyor. Enerji, hammadde ve işçilik maliyetleri ile düşük kur politikası, sektörlerimizi zorluyor.” Tarım sektöründe de benzer bir tablo olduğunu belirten Eskinazi, “Girdi maliyetleri artarken, düşük kur ihracatı baskılıyor. Bu sürdürülemez” diye ekledi.
Eskinazi, ihracat odaklı büyüme için acil adımlar gerektiğini vurguladı: “Üretim maliyetlerini düşürmek, verimliliği artıracak yatırımları teşvik etmek ve öngörülebilir bir ekonomi politikası şart. Döviz kuru, enflasyonla uyumlu bir seviyeye çekilmeli. Aksi halde geçici çözümlerle bu tablo düzelmez.”
EİB’nin Mart performansı, Türkiye’nin ihracat gücünü ortaya koyarken, Eskinazi’nin açıklamaları ekonomideki risklere ışık tuttu.

