Türkiye’nin birçok bölgesinde adını yeni yeni duyuran gilaburu meyvesi, son yılların en çok kazandıran tarım ürünlerinden biri olarak öne çıkıyor. Soğuğa dayanıklılığı, bakım istemeyen yapısı ve yüksek hasat kapasitesi sayesinde çiftçilerin yeni gözdesi haline gelen bitki, küçük bir bahçede bile kısa sürede ciddi gelir sağlayabiliyor.
Uzmanlar, doğru koşullarda yetiştirilen gilaburudan bir fidanla başlayıp binlerce meyve hasat etmenin mümkün olduğunu belirtti. Bazı üreticiler ise elde ettikleri gelirle bir yıl içinde ev ve araba alacak seviyelere ulaştıklarını söyledi.
HEM SU İSTEMİYOR HEM DE SOĞUĞA KARŞI DAYANIKLI
Gilaburu, Orta Anadolu’nun sert iklimlerinde doğal olarak yetişen bir tür. Bu nedenle sulama ihtiyacı çok düşük, -30°C’ye kadar soğuğa dayanıklı, bakım maliyeti neredeyse yok, tek sefer ekiliyor ve her yıl meyve veriyor.
Bitki, özellikle nemli ama bataklık olmayan toprakları seviyor. Yarı gölge alanlarda daha kaliteli meyve veriyor. Kök sistemi güçlü olduğu için kuraklığa karşı da oldukça dayanıklı.
BİR EKEN 1000 HASAT EDİYOR
Gilaburu çalı formunda yetiştiğinden her yıl yeni sürgünlerle çoğalıyor. Fidan başına verim oldukça yüksek. Üreticiler ilk yıllarda 10–20 kg, olgun dönemde 50 kg ve üzerine çıkan hasatlar yapabiliyor. Bir bahçeye dikilen 50–100 gilaburu çalısının yıllık gelirinin, bölgeye ve kalitesine göre sermaye gerektiren birçok ürünü geride bıraktığı biliniyor.
NEDİR VE NEDEN POPÜLERLİĞİ ARTIYOR
Bilimsel adı Viburnum opulus olan gilaburu, küçük, kırmızı ve salkım şeklindeki meyveleriyle bilinir. Özellikle Kayseri yöresinde yaygındır. Ekşi ve hafif buruk tadı vardır. Genellikle gilaburu suyu, şurup, reçel veya marmelat şeklinde tüketilir. Antioksidan içeriği yüksektir. Halk arasında böbrek taşlarına iyi geldiği, idrar söktürücü olduğu ve bağışıklığı desteklediği düşünülür. Talebin yükselmesi, üreticinin kazancını da artırıyor. Perakende kilogram fiyatı 250–350 TL arasında değişirken işlenmiş ürünlerde kar oranı daha da yükseliyor.